Forumlar * Şiir & Köşesi
kahraman tazeoğlu
*iLLeGaL
19.11.2015 04:20
NOTA

Dudağında kırmızı bir notayla
Şarkılar dokuyorsun sağırlığıma
"Hani gitmesen diyorum, hani gitmesek diyorum"
Gitme, sisli ülkemin çığlık notası
Damarımda patlayan kırık şiirim
Sen aşkın anadilisin
Kalabalıktan yalnızlık yapma becerimsin
Hayatın solfejini öğretip
Notasız coğrafyalara çalmışlar seni
Kendi cümleni kuramıyorsun
Kenti dudaklarımdan öpemiyorsun
Yetiştin bütün geç kalmalara
İklimler biriktirdin kanına tenha(sızım)
Aşk hep yazdan kalma
Ayrılık ise kıştır
Senden sonraki dünde
Sulardan başka her yerde kulaçlar atıyorum
Boğuluyorum
Kırık notam
Sol anahtarınla
Kilitleme gözlerini
Kör oluyorum.
 
*iLLeGaL
19.11.2015 04:20
ARAZ'A
Yalnızım çünkü sen varsın

"Gel", desen gelirdim
Gittiğin uzakta bendim
Dağ gibi bir ihanetten düştüm
Bu kendime son gelişim
Ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime
Kendimi suçüstü yakalıyorum
Ve kentsizliğimin isimsizliğini
Araz'a uyak düşüyorum
Gözlerime senden düşler sürüyorum
Islak bileklerim kan bayramına yatıyor
Bana en büyük tehdit yine ben oluyorum
Sonra bir durağa yaslanıyorum
Sonra bir kente
Ve sen gidiyorsun
Ben kanıyorum
Diyorlar ki; "kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun"
Oysa "gel" desen gelirdim, biliyorsun
Yorgun Haliç'e biraz inat
Biraz ihanet bırakıyorum
Ellerinden bir tedirginliği bir tehdidi avuçluyorum
Aklıma düşüyorsun
Düşüyorum
Düşünce
Üşüyorum
Azgın hüzünlerle körlüğüme göçüyorum
Ayrılığın saati kaç geçiyor bilmiyorum
Yalanlarımla bir hiçlikteyim
Beni içinden kaç!
Bu kentte her yağmur kendini ağlar
Aklıma düşsen yalnızlık oluyorum
Ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir
Nerde, kimi üşüyorsun?
Artık kendini yakan bir ateşim
Kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz
Şimdi boş duraklarda yaslanıyorum
Boş kentlere
Oysa "gel" desen gelecektim
Gün düşlerime dönüşlerimde
Bakışın içiyor beni gözlerimden
Gövdemi düşürüyorum güz yavrusu duraklara
Uzaklığına uzanıyorum
Sevdiğin sonbahar geçiyor üstümden
Ama artık hiçbir göğü içmiyorsun dudaklarımdan
Yıkılıyorum şarkılara
"Kimseler biliyor"
Yalnızlık dostumdu
Şimdi korkum oluyor
Oysa "gel" desen gelecektim
Artık her şey kımıltısız bir geceye dönüşüyor
Güz artığı saçlarımda oynaşan sensizlik
Göz karana yenik düşüyor en korkak yanlarımdan
Kendimi yitirdikçe sana gidiyorum
Göbek çukurumda sobelere karanlık uyutuyorum
Düş satıcısı, ispiyoncu bir ihtiyarın insafına kalıyorum
Uysal yalnızlıklar satın alıyorum
Gülüşümle ödeyerek
Ve içimde yalancı bir katil taşıyorum
Yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma
Cüzzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben
Kirli sözlerimi temize çekme
Oysa "gel" desen gelecektim
Gözlerim ihanete ihbar taşıyor
Kuşkulu bir cinayete fısıldıyor kaşlarına
Sözü namluna sürmelisin şimdi
En yaralı yanımdan vurmalısın beni
Çünkü uçmak düşmeyi göze almaktır
Avlunda bıraktığım az kullanılmış intiharları deniyorum
Ne vakit nikotinli ellerinden yola çıksam
Susuşuna kan döküyor gözlerim
Sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun
Oysa bilmelisin Araz'ım
Kimsenin içi görünmez
Ve hiç bulamadıklarını
Asla yitiremezsin
Bak şimdi aramızda sessiz kalıyor
Söylenecek bütün sözler
Her sabah akşam oluyorsun
Alnından ellerine damlıyorsun
Yüzündeki yağmurla iniyorsun kente
İçine dert oluyorsun kentin
Dışına yağmur
Yüreğinde dağılıyor kristal şehirler
Duvarların kan öksürüyor
Ve sen
Başkalarının gözlerini
Yüzümde aramamayı öğreniyorsun
Beni bir durağa yaslıyorsun
Beni bir kente
Gidiyorsun
Oysa "gel" desen gelecektim
Susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın
En susmakta neydi öyle
Sen en dinlerken
Biliyorum Araz'ım
İnsan kendini bulmamalı, hep aramalı
Gittiğin yerden başlıyorum öyleyse
Gece cinnetlerimi de alıp yanıma
Denize bakmayı bilmeyenler
Bir gün mutlaka boğulur
İşte bundandır gözlerinden kaçışlarım
Siz hiç yar saçının bir telinden kendinize gurbet yaptınız mı?
Ben şimdi gurbetim
İçimde taşıyorum
Heba olsa da senlerce yılım
Oysa "gel" desen gelecektim
Ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep
Ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden
Şairler ölüdür derler (inanmıyorum)!
En karanlık ceketimi giyiyordum
Işığa kördüm çünkü
Şimdi ise güneşe ilerliyorum
Dirilmek için
Kimliği paslanıyor eski bir anarşistin
Gecenin kör gözünden utanıyorum
Hadi bana en militan kelimelerle saldır
Batır içime cümlelerini
Beyhude bir dehşet bırak bana
Hak ediyorum
Gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime
Can kaybından ölüyorum
Cenazemde namaz kılacağım
Zan altındayım
Yalanıma inanıyorum
Yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan
Kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kin
Kinim kendime
Susuşum sana
Küsüşüm tüm dünyaya
Üstü kalsın ihanetimin
"Gel" desen gelecektim
Yine bir tren geçiyor içimden
Sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı
Saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor
Görmüyorum, söylemiyorsun, kırılıyorum
Hiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecede
Sana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan
Süsle beni ey aşk!
Geçtiğin yerleri öpüyorum
Yarısı yanık bir aşkın küllerini taşıyorum
Dişlerindeki nikotin tadı terkimde
Sirenler ve ateş hatları içip
Sesini peydahlıyorum kendimden ve kentimden
Islak ceplerimi buluyorum el yordamıyla
Ve bir asansör kapısı önünde
Aslında yüzüme tükürüyorsun da ihanetimi
Ben habersiz gülümsüyorum
Yasadışıyım
Tutukla beni gözlerimden
Kalemim bitti, yitirdi şiirini şuur
Öldü kanımdaki mürekkep balığı
Solumdaki sise intihar etti intiharlar
Bir aşkı kaça katlayabilirdi ki ezik bir yürek
Yaşamak için geç bir zaman
Ölmek için ise erken
Çok davullu bir senfoni sürçüyor
Dikiş tutmaz ayrılığımda
Kirpiğinden yapılma bir darağacına
Geceyi asıyorum
Yoksun
Bu yağmurlar ıslatmıyor beni
Bir durağa yaslanıyorum sensiz
Gidişinin en sessiz harfinden yırtılıyorum
"Gel" desen gelecektim oysa
Kulaklarımdan bordo denizler dökülüyor
Şimdi herkes biraz sen, biraz acı
Göğsümde bir vagon
Gizli sözler batıyor
Fırtınalar çıkıyor üstüme
Şakağımda
İntihar acemisi bir şairin
Delilik provaları
Arkandan uluyan kapılardan
Söküyorum kokunu
Yokluğunu kokluyorum
Yokluğunu yokluyorum
Çöz gözlerimi senden hadi!
Ücranda yak bakışımı
Gözlerine bekçi sevdam
Dünden ve senden kalmayım
İçine her düşen
Kendi keşfi sanıyor seni
Oysa sen
Melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin
Ve kendini acıtmak istiyorsun
Ama güller kendine batamaz
Bilmiyor musun?
"Gel" mi diyorsun?
Herkes kendi gördüğüne bakar
Peki hayatın rüzgarında kime yelkeniz?
Kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu
Hadi! En kanadığımız yerden susalım
"Gel" desen gelirdim
"Git" dedin ve gittin
Aşka...
Rüzgara...
Ayrılığa...
Zamana...
 
*iLLeGaL
19.11.2015 04:21
GEL BİTTİ DİLİMDE

Alışkanlıklarımla dolduruyorum boşluklarımı.
Eski bir kitap, eski bir arkadaş, eski bir şarkı...
Yaşamaktan ve yazmaktan sahnelerini ezberlediğim oyun, seninle yenileniyor.
Rüyalarım olmazdı oysa.
Yalnızlık derin bir uyku koynundayken canımı acıtmazdı.
Şimdi, uyanmak için seninle boğuştuğum, uyanmak için sana yalvardığım rüyalarla geçiyor uykularım.
Uyandır beni küçük kız! Uyandır ve çık sokaklara.
roomsa kapattığın bedeninin ruhu bende!
Kırılmış ve rüzgârına küsmüş bir dal sitemkârlığında bana bakan yüzün, uykulardan kaçtığım günlerin telaşında bile bırakmıyor aklımı.
Sokaklara çık!
Bir serserilik yap, bir delilik, bir iyilik?

Alışkanlıklarım doldurmuyor boşluklarımı.
Her eski, yeniye duyduğu öfkeyi benden alıyor.
Hatırıma yer etmişlerim unutulmanın hıncıyla, kendini unutturmamacasına saldırıyor.
Neye sarılsam bana vefayı anlatıyor, vefasızlığımı vuruyor yüzüme.
İstanbul bile karşımda.
İstanbul bile eskiye alınmanın alınganlığıyla, sırtını dönüyor bana.
Yazmaya bulduğum çareler kelimelerimi kemiriyor.
Kalır ayak kanayan bir iç bulanmasında her şeyi kusup üstüme düşleri de berbat ediyorum.

Unutuyorum her seferinde.
Neresinde kalmıştık ayrılığın?
Hareketsizliğe alışamamış ayaklarım, eski şehirleri getiren adımları kapımdan kovamıyor. Sana seslendiğimi sandığım her yazı da yaz ellerimi üşütüyor.
?Çık sokaklara? bende bir feryat artık.
Ve kapanıklılığın duvarları aşıyor da suretini yaşatırcasına beni buluyor.
Asıl düşmanlarını hatırladım bu öykünün ama çok geç, yeni bir kötüye can vermeye.
Örsümü zorluyorum bazı geceler sesin ilişir umuduyla.
Sen böyle mi susardın?
Susardın ama küçük kız edasıyla ve nazıyla.
Gönlün alındı mı, geçerdi şımarıklığın.
Ama şimdi bir dilsiz, bir sağır gibi suskunluğun...
Ya neden ben de gözlerin ve neden bırakmıyor yakamı gülüşün.
Gülüşün bir şeyleri geçirmek içindi, şimdi hasım kahkahalara eşlik ediyor.
Ve korkuyorum çocuk yüzünden.
Bu yüzden İstanbul İstanbul gezinmelerim.
Korkağı olduğum aşk, bana seninle öç aldırıyor.
Bedellerimiz aynıydı lakin bana senin gözyaşlarını akıttırmamak paylanıyor.
Sen ağladıkça ağlayamamak yetiyor, teslim olmama.
Yine de eşkıya sevdalılığım yer bulmuyor
İstanbul?un koynunda.
Boğazına çıktığımda boğazım düğümleniyor, seviniyorum ağlayacağıma ama yaşlarım kirpiklerime takılıyor.
İçindeki esaretinden sokaklara kaç ve sokak sokak dağıttığım özgürlüğümü al.

Senden gitmek zorunda değildim.
Sen gönderdin kelimelerinle.
Bu yüzden ardına kadar açık kapılarım.
Geleceğini biliyorum çıkıp odanın derinliğinden, yüzünde yüzlerce sitemle.
İçerime girer misin yoksa kapı önü nöbetine mi yatırırsın bedenini bilemem ama ?gel? bitti dilimde.
Şimdi konuşuyorsam, biraz da bundan!
Ah küçük kız; bir kez olsun sussaydın, daha kalacak çok yerim vardı sende!
 
*iLLeGaL
19.11.2015 04:21
GEL UNUTTUR BANA SENİ

Ve gittin...
Öncesini düşünmek istemediğim sonrası ise meçhul bir aşktı yaşadığımız...
Ve aşk bitti...
Giderken geride bıraktığın,içinden seni de almayı unuttuğun bir kalp...
Biraz hasarlı,ürkek,bir o kadar da beceriksiz...
Seni unutmayı bile beceremedi bu kalp...
Aşk bitti...
Sensiz uyuyamadığım geceler,karanlıktan korktuğumda çevirdiğim numara,sabah kalktığımda huzur verici sesin yok,gözlerin yok...
Dedim ya gittin...
Sen gittin gideli bu ilk ve son mektubum sana...
Artık seninleyken yazdığım şiir ve mektupları düzeltiyorum ve düzelteceğim...
Seni seviyorumları "seni ne cok sevdim" yaptım, meğer ne çok seni seviyorum yazmışım, seni öpüyorumları "seni özlüyorum" yaptım...
Yaptım da bir "seni unuttum" yapamadım...
"Seni unutmalıyım"da kaldı hep...
Seni unutmalıyım!!!
Ve gittin...
Sadece bitti dedin...
Fazlasına gerek yoktu zaten...
Herkes anlamak istediğini anlardı değil mi...
Ama inan hiçbir şey anlamıyorum...
Sana lanetler mi yağdırmalıyım? Yoksa yolun açık olsun mu demeliyim?
Yok bu çok fazla, dilerim Allah'tan bensiz gittiğin hiç bir yol açık olmasın!
Sensiz aldığım nefes nefes değilken, bensiz aldığın nefes nefes olmasın...
Yok bu da çok fazla...
Ben kıyamam ki sana...
Ben sadece geride bıraktığın bu beceriksiz kalp için yalvarıyorum...
Gel unuttur bana seni
 
123..4
Paylaş
Giriş Yap
Sistem Bilgisi
mobilsohbet.biz © 2024 TURKUAZ
Mobil Sohbet, Wap Sohbet Mobil Mobil chat odaları